Ceza hukuku, toplum düzenini bozan suç fiillerine karşı devletin uyguladığı yaptırımları düzenler. Bu yaptırımların, yani cezaların temel amacı, tarih boyunca farklı felsefi yaklaşımlarla tartışılmıştır. Geleneksel olarak cezanın temel amacı, suçlunun işlediği fiilin bir karşılığı olarak acı çekmesini sağlamak,...
Toplumsal sözleşme teorisi, devletin ve hukukun kökenini, bireylerin kendi aralarında yaptıkları varsayımsal bir anlaşmaya dayandıran bir siyaset felsefesi görüşüdür. Thomas Hobbes, John Locke ve Jean-Jacques Rousseau gibi düşünürlere göre, insanlar “doğa durumu” adı verilen, hiçbir kuralın ve otoritenin...
Hukuk ve ahlak, toplumsal düzeni sağlayan iki önemli normatif sistemdir, ancak aralarında önemli farklar bulunur. Hukuk, devlet gücüyle desteklenen, dışa dönük davranışları düzenleyen ve yaptırımı maddi olan kurallar bütünüdür. Ahlak ise daha çok bireyin iç dünyasına hitap eden,...
Hak, hukuk düzeninin bireylere tanıdığı ve korunmasını sağladığı yetki olarak tanımlanır. Yaşama hakkı, mülkiyet hakkı, ifade özgürlüğü gibi haklar, modern toplumların temelini oluşturur. Ancak bu kavram, insanlık tarihi boyunca her zaman bugünkü anlamıyla var olmamıştır. Antik ve ortaçağ...
Teknolojinin baş döndürücü bir hızla gelişmesi, hayatın her alanında olduğu gibi hukuk dünyasında da köklü değişimleri beraberinde getirmektedir. İnternetin yaygınlaşması, yapay zeka, biyoteknoloji ve siber sistemler, geleneksel hukuk kurallarının öngöremediği yeni durumlar ve uyuşmazlıklar ortaya çıkarmaktadır. Siber zorbalık,...
Adalete erişim, bir bireyin yaşadığı haksızlık veya uyuşmazlık karşısında, statüsü, ekonomik durumu veya sosyal konumu ne olursa olsun, hakkını arayabilmesi ve adil bir yargılanma sürecinden geçebilmesi demektir. Bu hak, anayasalar ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış en temel...