+90 216 306 0650
·
info@ufukgoker.av.tr
·
Pzt - Cuma 09:00-18:00
İletişime Geç

Yazılı Kural ve Vicdan Arasında: Hukukun Ahlaki Sınırları

Hukuk ve ahlak, toplumsal düzeni sağlayan iki önemli normatif sistemdir, ancak aralarında önemli farklar bulunur. Hukuk, devlet gücüyle desteklenen, dışa dönük davranışları düzenleyen ve yaptırımı maddi olan kurallar bütünüdür. Ahlak ise daha çok bireyin iç dünyasına hitap eden, iyi ve kötü ayrımına dayanan ve yaptırımı vicdani (ayıplama, dışlama) olan kurallardır. Hukuk “yasal olanı”, ahlak ise “doğru olanı” arar.

Hukuk kurallarının büyük bir kısmı, aynı zamanda ahlak kurallarıyla da örtüşür. Örneğin, “öldürmemek” veya “çalmamak” hem hukuki hem de ahlaki birer emirdir. Ancak bazı durumlarda bu iki alan arasında bir çatışma ortaya çıkabilir. Bir yasa, ahlaken yanlış kabul edilen bir eyleme izin verebilir veya ahlaken doğru kabul edilen bir davranışı yasaklayabilir. Bu gibi durumlarda birey, “yasaya mı uymalıyım, vicdanıma mı?” ikilemiyle karşı karşıya kalır.

Bu çatışma, hukukun meşruiyetini ve sınırlarını sorgulatır. Hukuk, toplumun temel ahlaki değerlerinden tamamen koptuğunda, halk nezdindeki saygınlığını ve etkinliğini yitirir. Pozitif hukuk (yürürlükteki hukuk), her zaman adil veya ahlaki olmayabilir. Bu nedenle, hukukun sürekli olarak ahlaki ve vicdani bir denetime tabi tutulması, onun daha adil ve insancıl bir yapıya kavuşması için zorunludur. Hukuk, ahlakın asgari standartlarını güvence altına alan bir sistem olmalıdır.

Related Posts

Leave a Reply